Virgüllerle dolu bir düştünVe yine terk edildiğimi hissettiğim saatlerimdeyim… beni çok büyüttün…
Ama varlığınla hayat bulan ılgımlarımı bir türlü anlamadın.
BilmedinVe yine terk edildiğimi hissettiğim saatlerimdeyim… düşler yumağımın tek öznesi olduğunu.
Ne çok bilmediğin vardı!
Ne çok bilinmezdin…
Dilinden dökülmeyen sözcükleri suskunluk modun da dinledim…
Sonra da suskunluğumu infaz edip gitmeyi tercih ettin…
İçimi kime teslim ettiğini bilmediğim akşamlarım...
Ve yine terk edildiğimi hissettiğim saatlerimdeyim…
Aklıma düşen hayallerimle cümlelerine defalarca tecavüz edipVe yine terk edildiğimi hissettiğim saatlerimdeyim… bir sigara yakıyorum…
Hala bilmediğini düşünüyorum bıraktığın izlerin kanarken beynimi çürüttüklerini…
Yoksa ben seni adını hiçbir sitemimde konuk etmeyecek kadar çok mu sevmiştim…?
Çok sevdiğim/z gülüşlerimi de kaybettim senden sonra…
Aynalara baktığımda gülüşlerimi özlediğimi fark ettim…
Gelsen de tekrar kavuşabilsem gülüşlerime…
Gözlerimde de maziye çalan yaşlar birikti...
Bu yaşlar yavaş yavaş çürütüyor seni ve beni…
Olur olmaz ağlayışlarımdasın hala..
Anlatılması zor içimde ki duyguları...
Her harf…
Her kelime…
~~~
Sen yoksun başucumda...
Vuslata giden yollarım kapandı…
Bekleyenim yok…
O halde ben neyi bekliyorum yetim bir çocuk gibi…
Seni getirmez/miş İzmir yağmurları…