Ertelenmiş bir sevgi borçlusun bana hayat, sımsıcak kavuşmalar borçlusun..
Hiçbirzaman karşı çıkmadım sana. Yürekleri sararmış insanların içinde
yaşadığım acılar var, ve onlar kadar varoldum. Yaşayamadığım acılarıda
yaşatacaksın biliyorum zamanı geldiğinde, ama yinede yalnızlığımla yaşıyorum seni..
İşte senin farkında olmadan yarattığın eserim ben. Karşındayım. Desemki terk edip gidiyorum sendeki yaşanmışlıkları, umursarmısın acaba...??
Zaten hep itilmiş duyguların gölgesinde yaşanıyor aşk acısı. İnsan önce
beyninde seviyor, önce beyninde haykırıyor sevgi sözcüklerini, sonra ,
sonrası yok. Hep içinde tutuyor bir ömür boyu...
Anlasana ertelenmiş bir sevgi borçlusun bana hayat. Denizi mavi olarak
görmiştim ilk kez, bulutları ise beyaz olarak hatırlıyorum hala. Öptüğüm ilk kişi kayıtlardan silindi, utanarak dokunduğum ilk el ise hala kayıp.
Sorgulayamadığım sadece çocukluğum kaldı, birde masumca seven yüreğim ve gecenin karanlığı kaldı ellerimin arasında. Diğer tüm değerler ise kayıp gitti ellerimin arasından.. Şimdi ise hiçbirşeyim yok...
Bana inat tüm yaşattıkların hep şahitsiz, hep soğuk, hep buruk gülüşmelerde kaldı. Tüm geçmişime inat, tüm bu satırlara inat, sakın unuttum sanma..
Ertelenmiş bir sevgi borçlusun bana hayat, sadece bir yudum sevgi...??